14.10.2011

40ımıza kadar kimseyi bulamazsak evlencez bak

Geçiyoruz diğer bir klasiğe...
Bu olay cidden çok garip gelmiştir bana. Psikoloji falan okusaydım bunu üzerine bir araştırma yapardım mutlaka, hatta tez yazardım. Çok irdelenmesi gereken bir konu bence. Neler olabilir mesela altındaki nedenler,

-Seni seviyorum ama arkadaşımsın diye bir şey diyemiyorum böyle şakaya vuruyorum,
-Cidden korkuyorum evde kalmaktan, bir garantim olsun istiyorum,
-Seni kimse almaz yazık azcık sevin diye söylüyorum, nasılsa o zamana kadar unutursun,
-Sarhoşum.

Herhalde bu nedenlerden biri olsa gerek.
İnsanın bu makarayı yaptığı kişi zaten dostudur. Yani sevgili olma ihtimali olan biriyle ya da yeni tanışılmış kişiye söylenecek şey değil. Onla artık evli gibisindir hatta. Arada aşk yok ama sürekli berabersin, her şeyini biliyorsun, aşırı rahatsın, kafana estiği gibi davranıyorsun, birbirinizden utanıcak bir şeyiniz yok. E bildiğin evlilik olsa gerek bu. Bu şekilde olup da onunla vakit geçirmek hala güzel geliyorsa herhalde insanda şu algı oluşuyor "evlenince de arada aşk meşk bitse bile gayet güzel evliliğimiz olur". Bence böyle bir şey var bunu altında.
Yukarıdaki maddeleri de çürüttüm kendi kendime ama neyse. Vay beee, psikoloji falan okusaymışım bi Freud olurmuşum herhal.

5.10.2011

hatıralarla yaşanır mı be

Ben geçmişe dönüp bakmayı seven bi insan değilimdir. Yaşadıklarım bana çok şey öğretmiş olsa da maziyi hatırlamak insana pek de bir şey katmaz bence. Nasılsa öğrendiklerin içine işlemiştir, ne bileyim bi ilişkide bi hata yaptıysan diğerinde yapmazsın otomatik olarak. Ama kalkıp da sürekli eski sevgilileri yâd etmenin lüzumu yok dimi.

Tabii sırf sevgili olayı değil. Zaten kaç kişi eski sevgilisinin hatıralarını saklar ki. Gerçi vardır yaa. Ne bileyim mazoşistlik gibi gelir bana.
Açarsın mesela lise yıllığını, arkadaşların yazmıştır "lise bitse de bizim arkadaşlığımız devam edecek, hep yanındayım bıdı bıdı" gibi şeyler. İnsan geçmişe dönüp bi nah çekmek istiyor böyle durumlarda. O arkadaşlarını hatırlayıp, çektiğin kopyaları, yaptığın çılgınlıkları hatırlayıp hüzünleniyorsun. Ne gereee var şimdi dimi.
Alayını toplayıp çöpe yollamak en iyisi. Benim de vardı, fotoğraflarım, aşk mektuplarım, hediyelerim.. Ama her şey geçmişte kalınca o zamanlardan bir parçayla yaşamak zulüm geliyor insana.


Büyük konuşmamak lazım zaten, eski sevgilimle bu konuyu konuşurken şunları diyordu
-Sen ayrılırsak atarsın hepsini dimi?
-Evet.
-Ben atmam ömür boyu.
-Nasıl yani? Diyelim başkasıyla evlendin, yine de atmaz mısın?
-Hayır atmam ne zararı var, saklarım bi yerde.

Ayrıldıktan bikaç gün sonra atmıştı o da hepsini. En doğrusu bu çünkü. En mantıklısı.


İnsan geçmişindeki mutlu anları görünce şu anki haline bakıp iç geçirir ya.. Saçmalık.

Ya bi kere insan fotoğraflarda her zaman gülümser. Ya da hatıralar hep en mutlu anlara aittir.
Arkadaşların yazdıkları hep en güzel dilekleri içerir.. Sanki o zamanlar dünyanın en mutlu insanı mıydın? Yoo.
Tamamen göz yanılması ya. Ben o zamanlar daha kötüydüm mesela. Şimdi çok süperim ohh mis gibi hayatım var. Ne diye o salak şeylere bakıp psikolojimin içine sıçayım. Hepsinin canı cehenneme yeee!!